31 Aralık 2011

sevde'ninde kocaman 1 yaşı var:)


kocaman 1 yıl nasıl da geçti...
daha dün dogumhanede yanagıma yasladıkllarında susan minik bir bebegim olmuştu
şimdi yürüyor komiklik yapıyor bana kızıyo acıkınca anneee mam maaaam diye bagırıyor:)
tatlı bir yorgunlu deyimini düğünümüzden sonra kullanmıştım şimdi birde günlerce süren hazırlıkla dünkü dogumgününden sonra kullanıyorum.
çünkü insan yavrusu için yorulduğunda suratını asmıyormuş
hatta gurur duyuyormuş bütün enerjisini onun için harcadığından:)
her şey planladığım gibi geçti
en güzelide sevdoş kuzenleriyle bir arada olmaktan çok mutluydu!!!
tabiki en güzel parti süslemelerini onun için ellerimle hazırladım:)
çocuklar kurabiye ve lolipoplara bayıldılar! büyüklerse peçetelerimizi beğendi en çok
detaylar için tıklayınız:)

7 Aralık 2011

annem aşure yaptı:)


bizde afiyetle yedik:)
bugün ablamla annemde buluştuk yine,
aşureyi kaçıramazdık tabiki! ben kimsenin yaptığı aşureyi yemem
annem ve kayınvalideminkiler dışında tabiiki:)
onlar bu işin piiri olmuşlar artık, tam kıvamında!!!

4 Aralık 2011

1 yıl sonra ilk defa:)


en son av mevsimine gitmiştim karnım burnumda:)
sonra sevdeyle sinemaya gitmek mümkün olmadığı için henüz
sinemaların önünden geçerken patlamış mısır kokusunu içime çekerek vizyondakilerin görsellerine bakabilmekle yetindim:)
mayıs ayında sevdeyi babanesine bırakıp sinemaya gitme girişimimiz sevdenin huzursuzluk yapmasından dolayı başarısızlıkla sonuçlanmıştı.
bugün ananesine bırakıp tekrar bir girişimde bulunduk
telefonum çalacak diye yüreğim ağzımdaydı ilk dakikalarda:)
ama izledik işteeee!!!
hemde keyifle...
filme gelince
ben çok beğendim!
ağladım mı?
evet göç sahnesinde ağladım.
ama fırlama toruna ve tabiki dedeye bayıldım!
diyaloglar eğlenceliydi şiveler çok sıcaktı
bence gidilip görülmesi gereken bir film
ve tavsiye ederim:)

2 Aralık 2011

itiraf ediyorum: feriha'yı izliyorum:)


oldum olası kötü bir dizi izleyicisiyimdir
özellikle yerli yapımları takip etmeyi beceremem
ne asmalı konagı izledim kaçırmadan ne bir istanbul masalını
ne ezel ne kuzey ne de güney:)
bi lostu bi avrupa yakasını bide desperate housewife ı sıkı takip ettim desem anlatmış olurum heralde dizilerle ilişkimi
sevdenin doğumu itibariylede tv ile pek alakam kalmadı.
ama cuma akşamları ferihayı ne yapıp edip izliyorum:)
neden izliyorum bende bilmiyorum
konusu yılların klişesi zengin adam fakir kız!
fragmanlardan bölümü izlemiş kadar oluyorum zaten
alakasız gelişen olaylar
abartılı kötü karakterler
sanki bütün dünya ferihanın canını okumaya and içmiş gibi:)
ama ben yinede izliyorum işte!!!

25 Kasım 2011

ilan-ı aşk kurabiyesi:)



sevgili kuzenim erdem ve nişanlısı gözde için hazırladığım kurabiyeler:)

24 Kasım 2011

erselin kurabiyeleri



bugün sevdenin anne karnından beri arkadaşı olan erseli ziyarete gittik:)
yakında 1 yaşına girecek diye tatlı ersel'e bu kurabiyeleri hazırladık:)
güzel bir gündü ama sevde her zamanki gibi yine huysuzdu...
ama asuman teyzesinin yayla çorbasını afiyetle içtiği için huysuzluğuna ses etmedim:)

14 Kasım 2011

bir bayram tatili


bu bayram o kadar yogundumki bir bayram postu yayınlayamadım maalesef:(
geç kaldım biliyorum ama herkesin geçmiş bayramı mübarek olsun:)
bayramda ailece balıkesirde bir termal otele gittik, geçen yılda aynı otele gitmiştik ama ben karnı burnunda bi hamiş olduğumdan herşeye uzaktan bakmakla yetinmiştim. bu yıl doya doya havuzlara girip hamam ve masaj keyfini yaşadım:) çokta iyi geldi!
sevde yolda herzamanki gibi huzursuzdu ama tatilde ilk günler hasta olmasının dışında
keyfi yerindeydi:) pistlerde dans bile etti akşamları:)
bir tanede diş patlattı gitmişken:)
şimdi tatil dönüşü yeniden yemek ve uyku düzenini oturtmaya çalışıyorum.
bütün düzeni altüst oldu maalesef...

24 Ekim 2011

her pazartesi rejimdeyiz:)

geçtiğimiz ay dogum öncesi kiloma geri dönmüş olsamda
hala içine giremediğim kıyafetlerşm var:(
o yüzden bu pazarteside rejime başladım, umarım hafta boyunca devam edebilirim!

29 Eylül 2011

bi şeyler yapıyorum! gördünüz mü?

bişeyler yapıyorum bu aralar, kendimce şeker şeyler:)

26 Eylül 2011

şeker hamuruyla ikinci çalışma


bugün sevde annesine epey boş zaman bıraktı:)
bizde bu şirin elbiseleri yapıp mihre ablasına götürmek üzere hazırladık:)

23 Eylül 2011

yeni bir uğraş:)

sevde'den arta kalan zamanlarda eglenceli ve keyifli bir uğraş buldum kendime...
kutu kutu pense!!!
yeni blogumdan takip edersiniz belki...

10 Eylül 2011

limonlu cheesecake (yeni tarif)


cheesecake takintimi bilenler bilir; bir misafirimin ukalaligi sonunda pelit tadinda cheesecake yapabilmek icin defalarca tarif denedim:) cikolatali cheesecake tarifimi daha once yayinlamistim ilk denemede tutturdum ama limonluyla ilgili icime sinmeyen bir seyler oluyordu her denemede. once biskuvi ve tereyagindan yapilan taban yerine un yumurta sarisi hindistan cevizi ve soguk tereyagiyla yapilan taban tarifine ulastim:) sonra defalarca kremasini denedim begendigim tarifleri bir kenarda tuttum ama pelit`te yedigim cheesecakein uzerindeki pelteyi bir turlu beceremedim!
veeee sonunda ufuk hanimin uludag limonatayla yaptigi bu pelte tarifini buldum:)
sonuc: tadina baktim ve daha yutmadan "bu sefer olmus" diye ciglik attim:)
iste tarifi:

tabani icin
  • 1 su bardağı un
  • 1/8 çay kaşığı tuz
  • 1/4 su bardağı şeker
  • 1 çorba kaşığı hindistan cevizi
  • 1 yumurtanın sarısı
  • 75 gram tereyağı, soğuk
kremasi icin
  • 1 su bardagi seker
  • 1 vanilya
  • 1 limon
  • 2 kasik un
  • 100ml krema
  • 4 yumurta
  • 750 gr labne peyniri
peltesi icin
  • 1,5 su bardağı hazır limonata
  • 2 çorba kaşığı nişasta
  • 1-2 çorba kaşığı şeker

  • kelepçeli bir kalıbı hafifçe yağlayın,
  • un seker ve hindistan cevizini robotta cevirin
  • tereyagini minik minik kesip karisima ekleyin
  • yumurta sarisinida ekleyip karistirin. kaliba yayip buzdolabinda yarim saat dinlendirin
  • önceden ısıtılmış fırında 180 derecede 25 dakika boyunca pişirin. Kalıbı fırından çıkartıp soğumaya bırakın.
labne peynirini 1 bardak sekerle krema kivamina gelene kadar
mikserle cirpin. 1paket vanilya ve bir limon kabugu rendesini karisima ekleyip
cirpmaya devam edin.
teker teker yumurtalari ekleyin 2corba kasigi unu ekleyip karistirip yarim paket kremayida ekleyin. tamamen homojen bir karisim elde ediyoruz. bu karisimi tabanin uzerine dokun ve max derecede isitilmis firina koyuyoruz yaklasik 8-10 dk sonra isiyi 100dereceye indirip 35 dk daha pismesini bekliyoruz. firindan cikarmadan kapagi acik olarak sogumaya birakiyoruz.
peltesine gelince: nisasta seker ve limonatayi muhallebi kivamina gelene kadar karistirarak pisiriyoruz, ilindiktan sonra cheesecakimizin uzerine dokup buzdolabinda 1 gece bekletiyoruz.

9 Eylül 2011

dis bugdayi partimiz!!!











yogun hazirliklarin sonunda bugun dis bugdayi partimizi doya doya yasadik! hersey cok guzeldi:) pastamiz ve dis kurabiyelerimiz pasta perisi, parti suslerimiz parti perisi tarafindan hazirlandi. ikisininde ellerine saglik... zaman zaman sevde kalabaliktan bunalsada cok guzel bir gundu. meslek secimi zamani gelince mousa yapisti ve birakmadi kesinlikle:) o da babasi gibi bilgisayar kurdu olacak anlasilan:) zaten hep soylerim babasinin kizi diye:)


29 Ağustos 2011

sevde`nin oglen menusu


ek gida doneminde asama kaydettigimiz su gunlerde sevdecik dis cikarinca istahini kaybetti:(
oysa annesi hergun yeni bir tarif deneyerek ne guzelde besliyordu tombisini...
bugun arefe suyuyla da yikandi
ilk bayrami icin hazir:) ama pek huysuz yine
sanirim ikinci dis yolda...
tarhana corbasi mercimek corbasi derken pilav ve kofteyide yemeye baslamisti
mama sandalyesine oturtup kofteleri onune ufaladim
elleriyle minciklaya minciklaya yarisini yere yarisini mideye indirdi:)
bir kac parcayida firlatmis olacakki
mutfagin muhtelif koselerinden topladi bugun naciye teyzesi:)
ben raziyim yeterki yesin! ama dis yuzunden istahi tamamen kayboldu bu aralar iste...
en kisa zamanda geri gelmesini bekliyoruz...
kofte ve sebze pureside oyle:)

28 Ağustos 2011

evde mocha keyfi!


sevgili esim ramazan gunlerinde white chocolate cafe isteyip duruyordu, ama iftardan sonrada kalkip starbucksa gitmeye useniyordu:)
evde yapsak diye tutturdu, arastirdi, okudu, izledi...
gunlerce kritik yaptik ve sonunda espresso makinasi almaya karar verdi:)
simdi evimiz starbucks gibi kokuyor:)
her gun yeni bi tarif deniyor bende keyifle tadip yorum yapiyorum:)
2 gunde epey ilerleme kaydetti kendisi:)
barista kocam benimmm!!!

espresso makinesi :delonghi
espresso :starbucks
silikon kapakli muglar :migros 5m
cikolata surup :metro market

26 Ağustos 2011

ve inci tanesi...

24 agustos sabahi sevde her zamankinden daha erken uyandi...
yanina gidip sutunu icirdigimde vucudunun sicak oldugunu farkettim.
bir gun onceki inanilmaz huysuzluguyla birlikte hemen aklima "dis" geldi!
parmagimla damagini kontrol ettim ve elime igne gibi bisey batti:)
ne guzel bir duyguydu!
kizimi kucakladim optum, optum...
sonra atesini olctum; 39
ates dusurucu vermek istemedim once
1-2 saat sonra gozleri atesten kizardi
dayanamadim yarim olcu verdim.
atesi biraz dustu
sonra yine yukseldi.
deneyimli annelerin "dis atesi 38i gecmez" uyarisiyla doktoru aradim.
atesini takip edin ates dusurucu verin yukselirse getirin dedi.
babane yoldaydi zaten
39,5 olunca hemen hastanede aldik solugu
dis sevincimiz kursagimizda kaldi
cunku sevde dayanilmaz bir sekilde agliyordu artik.
bogaz enfeksiyonuymus nitekim:(
dis cikarma doneminde vucut direnci dustugu icin bu tip hastaliklar hemen kendini gosterirmis.
simdi daha iyi cok sukur...
ben bayram ertesi dis bugdayi icin hazirliklara basliyorum tabi:)

15 Ağustos 2011

kiz bebeklerin sonbahar kis modasi!!!

biz zaradan vazgecemiyoruz:) bu kis sezonunu zarayla actik!!!





















8 Ağustos 2011

sevdenin mama kaplari


sevdenin corbalarini saklamak icin siparis ettigimiz kaplar kargonun ve tedarikci firmanin
hatalari yuzunden gec te olsa elimize ulasti.
gerekli mi? degil mi? tam bilemedim acikcasi...
ben ev disinda bi yere giderken zaten cam bir kaba koyuyordum corbalarini
ya da hipp veya milupanin kavanozdaki sebze purelerinden aliyorum yanima.
aventin kaplarini tavsiye uzerine aldim.
biberonun memesinide direk kabin uzerine takip kullanabiliyoruz
pratik aslinda... belki zamanla gercekten ise yarar.

3 Ağustos 2011

yine kararsizim:)




cocuklugumdan beri kurtulamadigim bir huyum vardir;
herhangi birseyi gorurum,
begenirim,
bi kac gun arastiririm,
etrafimdakilere fenalik getirirm sonunda almaya karar verebilirim:)
anne oldugumdan beri topuklu ayakkabilara veda ettim.
sadece ayakkabinin degil
herseyin rahat ve pratik olanini tercih ediyorum.
yaz gunu herseyin altina terlik giyebilmek gibi luks vardir:)
iste ben bu birkenstocklari kesfettigimden beri
neredeyse her rengini alasim var:)
rahatligini anlata anlata bitiremiyorlar, zamanla ayaginizin seklini alan ozel bir terlik!
1-2 gune karar verip siparis etmek icin sabirsizlaniyorum...